İnsanları Sünni & Alevi & Şii & Vahabi & Selefi diye önce ayırıp, Din'lerini böldürterek, sonra birlik olduk biz dedirtmek eski ve saçma bir görüşten ibarettir. Yıllarca denendi ve sonra hep batılı sömürgeci güçler; bu ayrılıkları kaşıyıp tarafları kışkırtarak birbirleriyle kavga etmelerini, hatta savaşmalarını sağladılar. Ortadoğuda ve ülkemizde yıllardır yaşanan sorun işte budur! Oysa herkes ALLAH'ın verdiği akıl nimetini düzgün bir şekilde kullanarak, O'nun Kuran'da verdiği mesaja kulak verip kendi mezhep putunu kırabilirse ve Sünni değilim! Alevi değilim! Şii değilim! Vahabi veya Selefi de değilim! Şu tarikatten bu cemaatten şu yoldan da değilim! Sadece ama sadece ALLAH'ın bize uygun görmüş olduğu isim olan 'MÜSLÜMAN'ım(ALLAH'a teslim olanlardanım)' diyebilirse ve bu tek isim halinde birlik olabilirsek ancak Müslümanlar atağa kalkar ve bilimde, sanatta, ticarette, enerjide her alanda gelişebilir! Eski insanların aralarında geçen anlaşmazlıklar bizi neden ilgilendirsin ki? Gelin biz ALLAH'ın sözlerine kulak verelim! ALLAH kendinizi herhangi bir mezhep, yol veya hizip, adına ne derseniz deyin Müslüman adı dışında herhangi bir ek isimle adlandırmanıza ve Dininizi bölmenize asla müsade etmiyor! Müslümanlar bu ayrılıklara düştükten sonra aklı ötelediler, bilim adamı çıkaramaz, sanatkar yetiştiremez oldular! Oysa Müslümanlar İslam'ın ilk dönemlerinde, yani Kuran ön plandayken; astronomiye tıbba kimyanın temelini olusturan simyaya yani bilime yön veren zeki insanlardı, bu tür sacmalıklardan sonra bir kısmı yobazlasıp şiddet yanlısı oldu, diger kısmı da pasifize olup 'bir lokma bir hırka felsefeleriyle' dünyadan el etek cekti. Böylece batılı emperyalist güçler; Müslümanları kolayca sömürürken, Müslümanlar birbirlerini yemekten kafalarını kaldıramadılar. Bu ayrışmaların sebepleri; eski Müslüman'lar arasındaki çekişmeler gibi lanse edilse de aslında temel sebep kainatı yaratan varlığın mesajından, yani ALLAH'ın kitabından uzaklaşarak; hurafelerin, rivayetlerin ve Peygamberimiz adına uydurulmuş hadis sanılan bir takım çelişkili sözlerin peşinden gitmekti...İnsanlar Kuran'ı bırakıp, işlerine gelen hurafeleri, masalları kendilerine din edinince ayrışma kaçınılmaz oldu..Oysa bakın ALLAH ne diyordu?
KURAN 8/22 (Enfal 22): ‘’ALLAH yanında, yaratıkların en kötüsü, akıllarını kullanmayan sağır ve dilsizlerdir.’’
KURAN 10/100 (Yunus 100)’den: ‘’O, akıllarını kullanmayanları rezilliğe mahkum eder.’’
KURAN 6/159 (Enam 159): ''Dinlerini parça parça edip fırkalara, hiziplere bölünenler var ya, senin onlarla hiçbir ilişiğin yoktur. Onların işi Allah'a kalmıştır. Allah onlara, yapıp ettiklerini haber verecektir.''
KURAN 30/32 (Rum 32): ‘’Dinlerini parçalayan ve bölük bölük olanlardan (olmayın. Bunlardan) her fırka, kendilerinde olan ile böbürlenmektedir.’’
KURAN 41/33 (Fussilet 33): ''Allah'a çağırıp/yakarıp hayra ve barışa yönelik iş yapan ve "Ben, Müslümanlardanım/Allah'a teslim olanlardanım" diyen kimseden daha güzel sözlü kim vardır?!''
KURAN 22/78(Hacc 78)'den: ''Elçinin size tanık olması, sizin de halka tanık olmanız için, sizi, daha önce de şimdi de 'müslümanlar = teslim olanlar' olarak adlandıran O'dur.''
KURAN 3/103 (Ali İmran 103): ‘’Hep birlikte Allah'ın ipine yapışın, fırkalara bölünüp parçalanmayın; Allah'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın. Birbirinizin düşmanı idiniz, Allah kalplerinizi uzlaştırıp kaynaştırdı da O'nun nimeti sayesinde kardeşler haline geldiniz. Ateşten bir çukurun kenarında idiniz; sizi oradan kurtardı. Allah size ayetlerini bu şekilde açıklıyor ki, doğruya ve güzele yol bulasınız.’’
Kuran 3/105 (Ali İmran 105): ‘’Kendilerine hakikatin apaçık belgeleri geldikten sonra parçalanıp birbirine düşen kimseler gibi olmayın; işte bunlar için korkunç bir azap vardır;’’
KURAN 3/102 (Ali İmran 102): ‘’Ey iman edenler! ALLAH'a karşı sorumluluğunuzun gereğini hakkıyla yerine getirin! Ve Müslümanlar olmanın(Allah'a teslim olmanın) dışında bir hal üzere sakın can vermeyin.’’
KURAN 2/241 (Bakara 241): ‘’İşte onlar bir toplumdu; gelip geçtiler. Onların kazandıkları kendilerinin, sizin kazandıklarınız sizindir. Siz onların yaptıklarından sorulmazsınız.’’
KURAN 2/170 (Bakara 170): ''Onlara, “Allah'ın indirdiğine uyunuz” dendiğinde, “Hayır, biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye uyarız” derler. Ya ataları akıllarını kullanamamış, doğruyu da bulamamış idiyseler de mi?''
http://gumuskayakci.blogspot.com.tr/2016/07/mezhep-putunuzu-krabilin-sadece.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder