29 Temmuz 2020 Çarşamba

AYASOFYA PAPAZI

Heryerde servis edilen Ayasofya’nın kılıçla açıldığı hutbedeki şu meşhur fotoğraf..



Siz bu fotoğrafta ne görüyorsunuz bilemem ama ben apaçık Hristiyan Haçı tutmuş bir rahip görüyorum. Bunu ilk farkettiğimde kendi kendime “saçmalama oğlum, girme böyle komplo teorilerine” dedim ama adamın yazdığı kitapları google’da araştırdığımda gerçekten de haklı olabileceğimi delilleriyle görmüş oldum.



Elbette bir insanın bir din hakkında bir kitap yazması o insanın o dine mensup olduğunu göstermez ama sürekli aynı din hakkında yazıyorsa artık buna tebliğ denmez mi?



İnsanlar genelde; bırakın kitap araştırmayı, böyle atanmışların isimlerini bile bilmezler.



Ama gerçek aslında apaçık ortadadır..Sadece bakmamız gerekir..




Dahası kendisi ayrıca FETÖ; yani ''Fetullahçı Terör Örgütü'' ile ilişkili olan KADİP/Kültürlerarası Diyalog Platformu'nda yönetim kurulu üyeliği yapmıştır. Bununla beraber ''FETÖ'' davaları kapsamında kapatılan ''Kimse Yok Mu Derneği''nin toplantılarına da katılmıştır. Şimdi noktaları birleştirin...



Tüm dünyanın izlediği sembolik bir Kilise, Kuran’ın “Dinde Zorlama Yoktur(2:256)” ilkesi apaçık bir şekilde çiğnenerek Cami’ye dönüştürülüyor. Ve bu yapılırken; isminin anlamı Barış(İslam) olan ve inanırlarına ALLAH tarafından verilen sıfat bile; Türkçe Barışçılar/Teslim olanlar (Müslümanlar) olan bu mukaddes dinin kuralları; adamın elinde Savaşın kadim simgesiyle çiğneniyor..Burda apaçık bir mesaj var bence. Emrinde olduğu Hristiyan Para Babalarına; “Bakın tam da istediğiniz gibi; Barış Dinini Savaş Dini gibi gösteriyorum.” mesajını elinde kılıç görünümlü Haç’ı tutarak veriyor..



Bu manipülasyon ve subliminal beyin hack’leme sistemi her ülkede sistemli bir şekilde, o ülkenin içinde bulunduğu şartlara ve ülke içinde satın alınanların potansiyellerine göre farklı yapılıyor. Suriye’de, Irak’ta Deaş şeklinde çıkar karşınıza, Afrika’da Boko Haram, Türkiye gibi sözde laik bir ülkede de böyle subliminal olarak..Müslüman ülkelerde başat Din adamları tutularak ALLAH’ın kitabının yanına (çoğu Yahudilerin hurafe kaynağı Talmud'dan devşirilen) binlerce hurafeyi; 'Hadis Kitapları' adı altında Dine sokuşturup, doğudaki halkları; hurafelerden oluşturdukları, İslam’la ve O’nun tek kaynağı olan Kuran’la alakasız, uydurulmuş bir Din anlayışıyla zihnen çürütürler, daha sonra da bombalayıp eğitimsiz, ailesiz, evsiz, savaşın ortasında aç bırakarak fiziken çürütürler, batıdaki halklara da bunları gösterip, ''işte bunlar böyle!'' diyerek savaşı körükleyip, keselerini doldururlar ve her ülkeye de silah satar karşılığında petrol, doğalgaz ve her türlü doğal kaynağı alırlar..Anlayacağınız Büyük Orta Doğu Projesi bu tarz kuklalar eliyle gerçekeşmeye tüm hızıyla devam ediyor..



Oysa ALLAH'ın kitabı O'nu anlayarak okuyanlar için apaçıktır ve Kuran'daki Barışçılık ve Sadece Savunma Savaşı Prensibi en temel ilkelerden biridir ki dinin adı bile BARIŞ olmuştur:

KURAN 2/208(Bakara 208): ‘’Ey inanıp güvenenler! Hepiniz birden ‘Barışa girin!’ Sakın şeytanın peşinden gitmeyin. Çünkü o size apaçık bir düşmandır.’’

KURAN 2/208(Bakara 208): ‘’Ey iman edenler! Hepiniz birden barışa girin. Sakın şeytanın peşinden gitmeyin. Çünkü o size apaçık bir düşmandır.’’

KURAN 10/25 (Yunus 25): ‘’ALLAH barış yurduna çağırır ve dileyeni dosdoğru bir yola yöneltmektedir.’’

KURAN 8/61 (Enfal 61): ‘’Eğer onlar barıştan yana olurlarsa, sen de barıştan yana ol! Ve ALLAH’a güven. Çünkü O, gerçekten her şeyi işiten, her şeyin aslını bilendir.’’

KURAN 5/32 (Maide 32)’den: ‘’Kim, bir cana veya yeryüzünde bozgunculuk çıkartmaya karşılık olmaksızın, haksız yere bir cana kıyarsa, bütün insanları öldürmüş gibi olur. Her kim bir can kurtarırsa, bütün insanları kurtarmış gibi olur.’’

KURAN 2/256 (Bakara 256): ''Dinde zorlama yoktur. Artık doğru, yanlıştan ayrılmıştır. O halde tağutu/insanı ALLAH'tan uzaklaştıran her şeyi inkâr edip ALLAH'a inananlar, hiçbir zaman kopmayacak en sağlam kulpa tutunmuşlardır. Zira, ALLAH her şeyi işitendir; her şeyi bilendir.''

KURAN 88/21-22 (Gaşiye 21-22): ''Artık sen öğüt ver! Sen ancak bir öğüt vericisin. Sen, onlar üzerinde bir zorba değilsin.''

KURAN 60/8-9 (Mümtehine 8-9): ''ALLAH, din uğrunda sizinle savaşmayan ve sizi yurdunuzdan çıkarmayan kimselere iyilik yapmanızı ve onlara adaletli davranmanızı yasaklamaz. ALLAH adaletli davrananları sever. Ancak ALLAH, sadece, sizinle din uğrunda savaşan, sizi yurdunuzdan çıkaran ve çıkarılmanıza yardım eden kimselerle dost olmanızı yasaklar. Onları dost edinenler zalimlerdir.''

KURAN 22/39 (Hacc 39): ‘’Kendilerine savaş açılan müminlere, zulme uğramaları yüzünden, savaş izni verildi. Hiç şüphe yok ki ALLAH, onlara yardım edecek güce sahiptir.’’

Bu ayet de yine geniş zaman kalıbındadır ve bir savaşın oluşabilmesi için hangi şartlar gereklidir açıkça ortaya döker:

KURAN 2/190 (Bakara 190): ''Size karşı savaş açanlarla siz de ALLAH yolunda savaşın, fakat haddi/sınırı aşmayın/saldırganlık yapmayın! ALLAH haddi aşanları/saldırganlık yapanları sevmez.''

Kimlerle savaşmamızı söylüyor? BİZE KARŞI SAVAŞ AÇANLARLA..Yani durup dururken değil, ancak karşı taraf bize saldıracak, yani savaş açacak ki biz o zaman savaşabiliriz..Ve sonra haddi aşmamamız gerektiğinden bahsediyor. Peki had ne? Bize karşı savaş açanlarla savaşmak. Savaş açmayanlarla savaşırsan ALLAH'ın sınırlarını aşmış ve saldırganlığı yapan sen olmuş olursun.

KURAN 4/75 (Nisa 75): ''Size ne oldu ki 'Rabbimiz, bizi halkı zalim olan bu ülkeden kurtar, bize sahip çık, bize yardım et,' diye feryad eden ezilmiş erkekler, kadınlar ve çocuklara rağmen hala ALLAH yolunda savaşmıyorsunuz?''

Bu ayette ise zulüm gören masum insanların kurtarılmasının söz konusu olduğu açıktır. Yani bir Müslüman (ALLAH’a teslim olan barışçı kişi) aslında çocukluğumuzda izlediğimiz süper kahramanlar gibi olmalıdır. Yani iyiliğin yanında, kötüiüğün karşısında…İyilik yapan ve yayan, yaptığı işi en iyi şekilde yapmaya çalışan, kendisine saldırılmadıkça savaşmayan, zulüm gören masum insanların koruyucusu ve zulmedenlerin düşmanı, iyiliklerin, erdemlerin, adaletin, eşitliğin ve özgürlüğün savunucusu…

KURAN 67/2 (Mülk 2): ‘’Hanginizin daha güzel işler yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O, Üstündür, Bağışlayandır.’’

KURAN 2/148 (Bakara 148): ‘’Herkesin yöneldiği bir yönü/gayesi/hedefi vardır. Siz; ’iyilikte’ birbirinizle yarışın! Nerede olursanız olun, ALLAH sizi bir araya getirir. Şüphesiz ALLAH’ın her şeye gücü yeter.’’

SELAMLAR...Barış üzerinize olsun...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder