Herkese selamlar..
Sosyal medyada 'eşcinsel gruplar' ve 'çocuk tecavüzcüleri' kavramları karşılaştırmalarına çok rastlıyorum..O yüzden şu konuda 2 kelam da ben edeyim dedim..İnternette sürekli ruh gibi dolaşıp duran ve zaman zaman bir takım olaylarla patlak verip hortlayan, çok fazla kişinin yaptığı zavallıca bir karşılaştırmadan ibaret bu..Ne zaman eşcinselliğin övüldüğünü gören biri bunun yanlış olduğunu söylese; yani insanın kendi doğasına, tüm ekolojik sisteme, türümüzün devamlılığı aşamasına ve evrim sürecinin düzgün ilerleyebilmesine, dolayısıyla da insanın doğayla uyumlu düzgün bir yaşam sürebilmesine aykırı olduğunu söylese; hemen ''O zaman tevavüzcülere neden ses çıkarılmıyor bla bla'' şeklindeki argüman karşı tez olarak ortaya konulup bir yanlışın üzeri diğer bir yanlışla kapatılmaya çalışılarak konu manipüle edilmeye gayret ediliyor...Paylaşımlarımı takip edenler bilirler, çocuk tecavüzcülerini ve dahi ufak yaşta kızlarla evlilik olayına onay veren Din adamı kılıklı aşağılık mezhepçi yobazları ''en sert'' dille eleştirenlerden birisiyimdir..O yüzden bu karşılaştırmalı argüman kesinlikle benimle ilgili değil. Siz bir yanlışın üzerini başka bir yanlışa dikkat çekerek örtemezsiniz..Tüm yanlışlara karşı durmanız gerekir. Dürüstlük bunu gerektirir...Şimdi buna istinaden size birşey size sormak isterim. Gerçekten aklını çalıştırabilenler, vicdanı olanlar, erdemli ve kendi kendine dürüst davranabilenleriniz yanıtlasın. Manipüle etmek için değil cevaplamak için cevap versinler...
Kritik soru: ''Aşağılık bir çocuk tecavüzcüsüyle, eşcinsel bir adamın ya da kadının farkı nedir?''
Bana sorarsanız sıfır. 2'si de insanın kendi doğasına ihanettir. Hatta birbirlerinin devam süreci ve tetikleyicisidirler bile denilebilir..Çünkü düşündüğünüzde kelebek etkisi gibi tüm fizyolojik ve psikolojik sistemi alt üst olan o çocuklar büyüyünce potansiyel olarak o adamlara dönüşecekler muhtemelen. Ve siz aslında o tecavüzcünün o çocuklara tecavüz etme hakkını da savunmuş oluyorsunuz bu söylemlerinizle..Oysa yapılması gereken o çocukların büyüyüp tecavüzcü birer pisliğe dönüşmemesi için onlara 'gerçeği' göstermek. Yani onları tedavi etmek...Bu Din ile olur, psikiyatrik ve psikolojik tedavi ve yardım seanslarıyla olur, hormonal-tıbbi desteklerle olur..Olur da olur..Sanıyorum tıp da bu konuda yeterince ilerlemiştir (haberlerde hergün görüyoruz; bir adamı bir kadına, bir kadını da bir adama çevirebilecek düzeye gelmişse bence bu çarpıklıkları da iyileştirebilir diye düşünüyorum)...Bir çok farklı varyasyonda aynı anda da çalışılabilir..
Zira ALLAH bu tür ilişkileri dünyanın en büyük ahlaksızlığı olarak değerlendiriyor.
Elbette eşcinsel eğilimlerin tek sebebi tecavüzler değil. Bunu sadece bir takım insanların sürekli bu örneği öne çıkararak karşı tez üretmeleri dolayısıyla verdim..Bunun dışında bir çok sebep olabilir..Buna örnek olarak şimdi aranızdan ''aa olur mu bir kısmının ellerinde değil, içgüdüsel bişey yiaavv'' vb de diyenleriniz de olabilir. Ben de onlara derim ki; siz o iğrenç zehirli gazlarınızı dünyaya salmaz, atmosfer tabakasını delmezseniz, GDO'lu, glikoz şuruplu, hormonlu kanserojen ambalajlı yiyecekleri ya da sebze meyveleri, etleri piyasaya sürmezseniz ya da en azından sürülenleri tüketmezseniz, birbirinize nükleer bombalar atmazsanız, kadın-erkek nüfus oranlarını dengede tutmazsanız, insanların legal ilişkiler yaşayabileceği ekonomik ve statüsel eşitlikleri sağlamazsanız, ya da en azından bu eşitlik için gayret gösterip mücadele vermezseniz, sürekli birbirinizle savaşıp durmazsanız, hayvanları ve ağaçları katledip gezegenin oksijenini tüketmezseniz; o zaman çocuklarınız da olumsuz yönde mutasyonlara uğramaz, insanların da hormonal dengeleri bozulmaz, eşcinsellik vakaları da, kanser vakaları da, sakat ve hasta doğumlar da, fiyolojik hatta psikolojik sorunlar da minimum düzeye çekilmiş olur...Böylece doğayla tam bir uyum içinde; ''ALLAH'ın yaratmasına'', yani ''kendi doğanıza'' uygun davranıp, kadınlar ve erkekler olarak yaşayabilirsiniz...Zira insan neslinin devam edebilmesi için de, doğayla uyumlu düzgün bir yaşam sürebilmek için de elzem noktalardan biri budur. Çarpık ve geçici zevkler değil..Kısaca elinizden geldiğince doğal beslenin, ambalajlı ürünlerden uzak durun, pis şehir havasından fırsat buldukça kaçın, ormanlarda temiz hava alın, nükleere karşı radikal olarak sesinizi duyurun, insanları ve doğayı sevin, çöplerinizi sokağa değil çöpe atın, onunla da kalmayın her materyali kendi türüyle ayıklayarak atın, bolca ağaç dikin, kitap okuyun. en çok da ALLAH'ın kitabını...Ve en önemlisi barışçı olun..Birileri size yöneltmedikçe yani doğal düzen ve güvenliği tehdit etmedikçe siz de sakın şiddete meyletmeyin..Ayrıca ister çarpık olsun ister hetero, tüm illegal cinsel ilişkilerin en korkunç yanıysa cinsel yolla bulaşan hastalıklardır sanırım..Bu hastalıkların hafiften ölümcül düzeyde olanlarına kadar bir çok çeşidi var ve ne yazık ki sandığınız gibi prezervatif asla %100 koruyucu değil...Birbirinizin kaderinizi olumsuz yönde ve sonsuza kadar değiştiriyor olmanız da cabası...Kısaca herşeye rağmen kendi doğanıza ihanet etmemeye çalışın arkadaşlar..Yani karşı cinslerinizle ilgilenin.. hemcinslerinizle değil. O da legal olarak. Yani evlilik yoluyla..ALLAH'ın mesajına sımsıkı sarılın...selamlar.
KURAN 30/30 (Rum 30): ''Böylece sen, bâtıl olan her şeyden arınmış olarak, yüzünü kararlı bir şekilde Allah'ın, insanları üzerinde yarattığı doğa/fıtrat kanununa/ dine çevir! Allah'ın, insanın doğasına yerleştirdiği fıtrata uygun davran ki, Allah'ın yaratmasında bir değişime meydan verilmesin. Bu, gerçek dinin amacıdır; fakat insanların çoğu bilmez.''
KURAN 3/103 (Ali İmran 103): ''Hep birlikte Allah'ın ipine sımsıkı yapışın ve birbirinizden ayrılmayın! Ve Allah'ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman iken kalplerinizin arasını uzlaştırdı da, O'nun lutfu sayesinde kardeşler oldunuz; ve siz ateşten bir çukurun kenarındaydınız da, sizi oradan kurtardı! İşte bu şekilde Allah size mesajlarını açıklar ki doğruyu bulasınız.''
Kuran 17/32: ''Zinaya yaklaşmayın; çünkü o büyük bir günah ve kötü bir davranıştır''
Kuran 25/68: ''Onlar, ALLAH ile birlikte başka tanrılar çağırmazlar; ALLAH'ın yasakladığı canı haksız yere öldürmezler ve zina etmezler. Bunları işleyen, günahların faturasını öder.''
KURAN 24/3 (Nur 3): ''Zina eden erkek, ancak zina eden ya da Allah'a ortak koşan bir kadınla evlenebilir. Zina eden kadınla da ancak zina eden ya da Allah'a ortak koşan bir erkek evlenebilir. Bu tür evlilikler mü'minlere yasaklanmıştır.''
KURAN 24/26 (Nur 26): ‘’Kötü kadınlar kötü erkeklerin, kötü erkekler de kötü kadınların dengidir; tıpkı iyi kadınlar iyi erkeklerin, iyi erkekler de iyi kadınların dengi olduğu (gibi): işte onlar, (bu dünyada) iftiracıların dillerine doladıkları şeylerden uzaktır, (ahirette ise) onları sonsuz bir bağış ve tarifsiz güzellikte bir rızık beklemektedir.’’
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder