Yıllar öncesine dönelim..Hani şu Retö ile Esed'in ülkemizde beraber denize girip tatil yaptıkları, birbirlerine ''kardeşim'' dedikleri ve ülkemizde Suriye'li nüfusunun turistler hariç ''sıfır'' olduğu o güzel zamanlara..
Tam da bu olaydan çok kısa bir süre sonra Amerika Suriye'ye savaş açma kararı almıştı ve malesef şu an bizi yönetenler anında Esad'ın mertebesini; güvenli bilgisayar koruma programlığından, pek zararlı virüslüğe düşürtererek Esad'ı Eset'e çevirmiş, sonra da Suriye'nin kana bulanmasında Amerika'ya itirazsız destek olmuşlardı..Çünkü kafalarının arkasında; Irak, Libya, Mısır, Tunus, Bahreyn, Cezayir, Ürdün ve Yemen gibi ülkelerin durumu vardı. Sanıyorlardı ki Suriye'de öyle bir ülke ve Esad çat diye düşecek. Yani dillerindeki ''ümmetçilik'' palavraydı. Kalplerindeki gerçek ifşa oldu. Ama umdukları gibi olmadı. Suriye'nin arkasındaki Rusya'yı, İran'ı, ve hatta Çin'i göremediler ve Esad düş(E)medi. Amerika'nın da istediği zaten tam da buydu. Ortadoğuda sürekli hakim olacak olan bir KAOS!. Ve ilerleyen değil, yerinde sayan bir Türkiye. Bu coğrafyadaki insanlar batıdan doğuya doğru gittikçe şiddeti artan bir düzeyde geri kalsınlar, kendilerini geliştiremesin, ülkelerini geliştiremesin, can derdine düşsünler...İlerleyemesinler...Ve bir takım etnik ya da sözde din orijinli görünümlü kukla unsurlarla terör oluşturulup İsrail'in güvenliği sağlansın ve toprakları genişletilsin..Bknz Arz-ı Mevud..

Malesef burda yaşanan; ALLAH'ın kitabına tamamiyle aykırı, aklı gömen, bilimi hiçe sayan, sanatı, bilgiyi, ilerlemeyi hor gören, cehalet ve hurafe dolu, ALLAH'ın elçilerine binlerce iftiralar barındıran ve çoğunluğu yahudiliğin hurafelerinden devşirilmiş uydurma hadis kitaplarının Kuran'a tercih edilerek insanların sistemli bir şekilde putperestleştirilip yobazlaştırılma ve dinbazlaştırılmalarının din diye insanlara yüzyıllardır dikte edilmesi de; bu coğrafyada beyinlerin ambole olmasına, akılcılığa, ilerici düşünceye, Kuran odaklı gerçek dinin üzerinin örtülerek, gerçeklerden uzalaşılıp batı tarafından sömürüye açık hale gelinmesine neden olmuştur.
Geldiğimiz nokta bugün ortada. Ekonomi çöküşte, eğitim sistemi, sanayi, tarım, hayvancılık; yani tüm üretim çöküşte, zeki ve ülkeyi ileriye taşıma kaoasitesi olan beyinler yürtdışına beyin göçü planları yapmakta, 4 milyon başıboş suriyeli, hırlı mı hırsız mı terörist mi masum mu bilinmeden sokaklarda, terör örgütleri içte ve dışta coşmuş, yöneticiler akrabalarına kurturdukları vakıflar yolu ile cebe para atma ya da dış politikada diğer ğlkelere savaş açıp içerde yerle bir olan prestijlerini yükseltmek için son şanslarını denemek üzre ülkeyi attıkları dipsiz kuyulara bir yenisini daha ekleyip bi de dibe doğru daha hızlı düşmek için süper motor takmaktalar...Öyle demeyin! Bir sonraki seçimlerde ya tutarsa ha?!

Şimdi anladınız mı bu BOP (Büyük Ortadoğu veya Genişletilmiş Ortadoğu Projesi) neymiş? Yani ortadoğudaki cehaleti, şiddeti, açlığı, dinbazlığı yerli taşeronlar yoluyla Türkiye'ye ve benzeri işlerine gelmeyen gelişim gösteren ülkelere yayma projesi..Bakın heryer arap tabelaları, sokakta 4 kişiden 1'i 2'si Ortadoğulu..
Alın size Genişletilmiş Orta Doğu!...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder