7 Ekim 2019 Pazartesi

Alın size Genişletilmiş Orta Doğu!


Yıllar öncesine dönelim..Hani şu Retö ile Esed'in ülkemizde beraber denize girip tatil yaptıkları, birbirlerine ''kardeşim'' dedikleri ve ülkemizde Suriye'li nüfusunun turistler hariç ''sıfır'' olduğu o güzel zamanlara..

Tam da bu olaydan çok kısa bir süre sonra Amerika Suriye'ye savaş açma kararı almıştı ve malesef şu an bizi yönetenler anında Esad'ın mertebesini; güvenli bilgisayar koruma programlığından, pek zararlı virüslüğe düşürtererek Esad'ı Eset'e çevirmiş, sonra da Suriye'nin kana bulanmasında Amerika'ya itirazsız destek olmuşlardı..Çünkü kafalarının arkasında; Irak, Libya, Mısır, Tunus, Bahreyn, Cezayir, Ürdün ve Yemen gibi ülkelerin durumu vardı. Sanıyorlardı ki Suriye'de öyle bir ülke ve Esad çat diye düşecek. Yani dillerindeki ''ümmetçilik'' palavraydı. Kalplerindeki gerçek ifşa oldu. Ama umdukları gibi olmadı. Suriye'nin arkasındaki Rusya'yı, İran'ı, ve hatta Çin'i göremediler ve Esad düş(E)medi. Amerika'nın da istediği zaten tam da buydu. Ortadoğuda sürekli hakim olacak olan bir KAOS!. Ve ilerleyen değil, yerinde sayan bir Türkiye. Bu coğrafyadaki insanlar batıdan doğuya doğru gittikçe şiddeti artan bir düzeyde geri kalsınlar, kendilerini geliştiremesin, ülkelerini geliştiremesin, can derdine düşsünler...İlerleyemesinler...Ve bir takım etnik ya da sözde din orijinli görünümlü kukla unsurlarla terör oluşturulup İsrail'in güvenliği sağlansın ve toprakları genişletilsin..Bknz Arz-ı Mevud..



Malesef burda yaşanan; ALLAH'ın kitabına tamamiyle aykırı, aklı gömen, bilimi hiçe sayan, sanatı, bilgiyi, ilerlemeyi hor gören, cehalet ve hurafe dolu, ALLAH'ın elçilerine binlerce iftiralar barındıran ve çoğunluğu yahudiliğin hurafelerinden devşirilmiş uydurma hadis kitaplarının Kuran'a tercih edilerek insanların sistemli bir şekilde putperestleştirilip yobazlaştırılma ve dinbazlaştırılmalarının din diye insanlara yüzyıllardır dikte edilmesi de; bu coğrafyada beyinlerin ambole olmasına, akılcılığa, ilerici düşünceye, Kuran odaklı gerçek dinin üzerinin örtülerek, gerçeklerden uzalaşılıp batı tarafından sömürüye açık hale gelinmesine neden olmuştur.

Geldiğimiz nokta bugün ortada. Ekonomi çöküşte, eğitim sistemi, sanayi, tarım, hayvancılık; yani tüm üretim çöküşte, zeki ve ülkeyi ileriye taşıma kaoasitesi olan beyinler yürtdışına beyin göçü planları yapmakta, 4 milyon başıboş suriyeli, hırlı mı hırsız mı terörist mi masum mu bilinmeden sokaklarda, terör örgütleri içte ve dışta coşmuş, yöneticiler akrabalarına kurturdukları vakıflar yolu ile cebe para atma ya da dış politikada diğer ğlkelere savaş açıp içerde yerle bir olan prestijlerini yükseltmek için son şanslarını denemek üzre ülkeyi attıkları dipsiz kuyulara bir yenisini daha ekleyip bi de dibe doğru daha hızlı düşmek için süper motor takmaktalar...Öyle demeyin! Bir sonraki seçimlerde ya tutarsa ha?!




Şimdi anladınız mı bu BOP (Büyük Ortadoğu veya Genişletilmiş Ortadoğu Projesi) neymiş? Yani ortadoğudaki cehaleti, şiddeti, açlığı, dinbazlığı yerli taşeronlar yoluyla Türkiye'ye ve benzeri işlerine gelmeyen gelişim gösteren ülkelere yayma projesi..Bakın heryer arap tabelaları, sokakta 4 kişiden 1'i 2'si Ortadoğulu..
Alın size Genişletilmiş Orta Doğu!...

1 Mayıs 2019 Çarşamba

EŞCİNSEL TACİZCİLİK



Okuduğum ve sonra da bahsedilen görüntülerin gerçekleştiğine şahit olduğum bir habere göre kendini sanatçı sanan, tek esprisi gay olmak olan vasıfsız ve yeteneksiz bir tip sosyal medya hesabından mastürbasyon görüntülerini paylaşmış. Hatırlayın; geçen sene de bir başka youtuber tip; sokak röportajları yaparken challenge ayağına 14-15 yaşlarında 2 erkek çocuğu öpüştürmüştü...Eşcinselliği kutsaya kutsaya, gayleri koruya koruya bu vasıfsız ve yeteneksiz çakma sanatçı tipleri milletin başına öylesine çıkarıp tünettirdiniz ki; binlerce milyonlarca reşit olmayan takipçili instagram hesaplarında mastürbasyon görüntülerini paylaşıp nesilleri yoldan çıkarabilecek kadar haddi aştılar...Gözümde geçen günkü çocuk tecavüzcüsüyle bu tiplerin zerre kadar farkları yok. Zaten bütün bu sapkınlıkların kaynağı da aynı. Sapkın cinsel dürtüleri adeta ilah edinip, onların kölesi olmak. Bu arada Evrenin Yaratıcısının insanlığa evrensel mesajından alıntıladığım şu 4 ayeti/delili iyi okuyun..Metinde şimdiye kadar dikkat çekilmeyip es geçilen, ilk bakışta alakasız gibi duran birşey dikkatinizi çekti mi? Kadın olmasına; yani Ayette bahsedilen ahlaksızlığı yapma şansı olmamasına rağmen; Lut Peygamber’in eşi de içersinde yaşadığı toplumun bu sapkınlığına destek verdiği için onlarla birlikte yağmur gibi belalara maruz kalıyor..Ben ayetteki bu detayın boş yere vurguladığını hiç sanmıyorum. Zira düşündüğümde; gerçekten de bugüne kadar bu meseleyi tartıştığım insanlar arasında; insan doğasına apaçık aykırı olan ve bozan bu eylemlerin en ateşli savunucuları hep bir takım dişi bireyler oldu. Kendilerinin eşcinsel olduklarını da düşünmüyorum. Genelde arkadaşları olduğu ve onlarla duygusal bağlar kurdukları için körlemesine savundular. Bu tesadüf değil, apaçık bir mesajdır. Demek ki bu eylemi sadece yapmak değil, savunmak da Evrenin ve hepimizin yaratıcısının gözünde aynı değerde. Elbette özgür iradeniz dahilinde kendiniz bilirsiniz ve yapageldiğiniz her eylemin hesabını da ona buna değil, ancak ALLAH'a verirsiniz ama bence neyi savunduğunuza dikkat edin ki ayetlerde sözü edilen Lut’un eşinin yağmur gibi belalara maruz kalması durumu sizi de sarmasın..Sonra ne yaptım ben, neden bu belalar hep beni buluyor; yok efendim Venüs bu yıl döngüsünü tamamlayamadı da ondandır, Uranüs bu ay yörüngesel titreme yaptı, Jüpiter bu aralar çapraz sarmallara girdi veya kahve falımda şu sembol uğursuzluk olabileceğini haber veriyor da ondan başıma bunlar geliyor gibi hurafelere tutunarak yanlış kanaatlere düşmeyin. Bunların hepsi “Barnum Effect/Forer Etkisi” unutmayın. Tek gerçek ise Tanrı’nın sözleri. Sadece bir tavsiye. Barış üzerinize olsun 😉✌🏻

KURAN 7/80-84 (Araf 80-84):
‘’Ve Lut'u da gönderdik. Halkına dedi ki; ''Dünyada sizden önce hiç kimsenin yapmadığı iğrençliği mi yapıyorsunuz? Siz kadınları bırakıp, erkeklere şehvetle yaklaşıyorsunuz. Doğrusu siz haddi aşan bir topluluksunuz!''. Toplumunun cevabı ise sadece şunu söylemek oldu: “Çıkarın şunları kentinizden! Bunlar temizliğe fazla düşkün insanlar!’’. Bunun üzerine Lut'u ve yanındakileri kurtadık. Karısı hariç. O geride kalanlardan oldu. Ve üzerlerine yağmur (gibi bela) yağdırdık. Suçluların/günaha gömülüp gidenlerin/yanlışta ısrar edenlerin sonuna bir bak, nasıl oldu...’’

Bu arada belirtmem gerekir ki çocuk tacizciliği veya herhangi bi yaş grubundaki birine tacizcilik yapmayan veya sosyal medya hesaplarından mastürbasyon görüntülerini servis edip gençleri cinsel olarak saptırmaya çalışmayan; yani kışkırtıcı ve saptırıcı davranışlarda bulunmayan eşcinsellerin yaşam ve yurttaşlık haklarına saygı duyuyorum. Zira bu eğilimin; 1- bilinçli bir seçim, 2- psikolojik ve hormonal iyileştirilebilir bir hastalık ve 3- doğuştan gelen fiziksel bir sorun olan çift cinsiyetlilik gibi pek çok skalada farklı çeşitleri vardır. Hepsi elbette aynı kefeye konulamaz. Ve özendirici Tv programları manipülasyonları; yani medyadaki iğrenç eksi 75 iq ve eq’lara hitabeden sabah şekeri programları, özellikle bazı şarkılar ve klipler, hergün yüzlerce farklı reklamı dönüp, dolayısıyla da yenilegelen o renkli, janjanlı ambalajlı ve insan için binbir toksik içerikli katkı maddesi barındıran işlenmiş yiyecek ve içecek maddeleri veya genetiği değiştirilmiş(GDO’lu) insanın hormonal yapısını bozarak her tür anomaliye sebep olabilen gıdalar, dahası fabrika atıkları, nükleer bombaların sonrası uzun yıllarca sürerek nesilleri etkileyen after effectleri ve nükleer enerji santrali kazaları sonrası etkileri, şehir atıkları; ısınma ve ulaşım atıklarının havamızı kirleterek dünyamızın atmosferine ve dolayısıyla insan dahil bitki hayvan v tüm canlılara direkt ya da dolaylı zararlar vermesi, suyumuza çeşitli zararlı kimyasallar karışması veya karıştırılması gibi bir çok sebep de insanın hormonal yapısını bozarak; cinsel davranış bozukluklarından, kansere kadar pek çok anomalinin artmasına yol açabiliyor. Belki direkt sebep değil ama artırıcı unsurlar bunlar. Ama bu unsurların hiçbiri milyonlarca takipçili hesaplardan cinsel organları paylaşmayı veya 14-15 yaşında çocukları taciz ederek eşcinselliğe özendirmeyi gerektirmiyor.
Dipnot: Doğada eşcinselliğin olduğunu, hayvanlarda da gözlemlendiğini savunacak olan arkadaşlara şimdiden belirteyim: Arkadaşlar siz insansınız. Yani evrimsel sürecin şu an bilinen en üst tabakasındasınız. Yani diğer hayvanlardan milyonlarca kat daha analitik ve kritik düşünebilen, düşünce ve davranışlarını belirli parametrelere göre kompleks olarak düzenleyebilen, yaptıklarının sonuçlarını ve nelere sebebiyet verebileceğini analiz edebilen, mantıklı ve yaptıklarından %100 sorumlu canlılar/bireyler. Size verilen en büyük hediye olan aklınızı ve vicdanınızı kullanma cesaretini gösterin ve kendi doğanıza/yaratılış amacınıza uygun hareket edin.

KURAN 8/22 (Enfal 22): ‘’ALLAH’ın katında, yaratıkların en kötüsü, akıllarını kullanmayan sağır ve dilsizlerdir.’’

KURAN 10/100 (Yunus 100)’den: ‘’O, akıllarını kullanmayanları pisliğe mahkum eder.’’

KURAN 67:2 (Mülk 2): ‘’Hanginizin daha güzel/daha iyi/daha hayırlı işler yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O, Üstündür, Bağışlayandır.’’

KURAN 30/30 (Rum 30): ''Böylece sen, batıl olan her şeyden arınmış olarak, yüzünü kararlı bir şekilde ALLAH'ın, insanları üzerinde yarattığı doğa/fıtrat kanununa/dine çevir! ALLAH'ın, insanın doğasına yerleştirdiği fıtrata uygun davran ki, ALLAH'ın yarattığında bir bozulma ve çürümeye meydan verilmesin. Bu, gerçek dinin amacıdır; fakat insanların çoğu bilmez.''