Mutlu cumalar..Başımdan geçen ve ülkenin gittiği istikameti kısaca özetleyen ilginç bir olayı anlatmak istiyorum..
Sokakta dolaşırken bir mağazaya (kermes gibi bişey vardı sanırım
içerde) girmeye çalıştık. kapıdaki görevli 'yanınızdaki bayan içeri
girebilir ama siz giremezsiniz' dedi..Zaten girme gibi bir isteğim de
yoktu. Gülümsedim, peki dedim ve kapının önünde bekledim. Hazır
bekliyorken merak edip kendisine; ultra haremlik selamlık bu saçma
uygulamayı neye istinaden yapmaya cesaret ettiklerini sordum. Bana dini
referans gösterdi. Kendisine İslam'da asla böyle bir uygulamanın
olmadığını ve olamayacağını, ister 600 yıllık Osmanlı tarihini
incelesin, isterse de 1400 yıl önce İslam'ın ilk geldiği dönemlerde de
ticarethane sıfatında halka açık olan hiçbir mekanda böyle bir
saçmalığın söz konusu dahi olmadığını ve tamamen uydurma olduğunu, bu
tür şeylerin insanların İslam'ı yanlış tanımasına neden olduğunu ve
böyle davranarak asıl zararı İslam'a verdiklerini anlatmaya çalıştım.
Bana sen yanlış biliyorsun dedi. tam o sırada içeri giren bir adam
gördüm. Peki madem öyle o zaman bu adama neden izin verdiniz dedim.
Bana 'o kişi burda görevli' şeklinde saçma bir yanıt verdi. Yani
onun mentalitesine göre 'görevli' olunca erkeklik vasfı ortadan
kalkıyor demek ki..: ] Sadece bu cümleden bile kafa yapısındaki
sakatlık bas bas bağırıyor ve kendi kendisini çürütmüş oluyordu ama
tabi ona göre durum böyle değildi..Baktı ki benimle baş edemiyor,
yaptıklarının doğru olduğuna ikna edebilmek için gitti taa yukarı
kattan, icazet aldıkları ama hangi ilmi referansa göre 'hoca' diye
çağırdıklarını bilmediğim genç sayılabilecek bir hocamsı varlığı
çağırdı. tabi konuşmanın ilimsel level'i yükseldi bir anda : ] Bana;
yok efendim hangi mezhebin hangi kolunun bilmem ne uygulamasından
filan bahsetti. Ben de kendisine Allah'ın kitabından bahsettim ve
Kuran'ın Enam Suresi'nin 159. ve Rum Suresi'nin 32. ayetlerindeki
''Dinlerini parça parça edip fırkalara, hiziplere bölünenler var ya,
senin onlarla hiçbir ilişiğin yoktur. Onların işi Allah'a
kalmıştır. Allah onlara, yapıp ettiklerini haber verecektir.''
''Dinlerini parçalayan ve bölük bölük olanlardan (olmayın.
Bunlardan) her fırka, kendilerinde olan ile böbürlenmektedir.''
ifadelerinden, aklımda kaldığınca hatırlatarak mezheplerin hiçbirine
inanmadığımı, tek bir İslam'a inandığımı, dini kafalarına göre
bölmemeleri gerektiğini ve bugün batılı emperyalist ülkelerin, bu
mezhep saçmalıklarını kullanarak, kıllarını bile kıpırdatmadan
ortadoğuyu nasıl kana buladıklarını, müslümanları nasıl birbirlerine
düşürtüp katlettiklerini, cahilleştirip fakirleştirdiklerini ve
kaynaklarını sömürdüklerini söyledim. İşine gelmediği için bunlara cevap olarak bana, ayette
açıkça ve geniş manada 'din' denmesine rağmen ''bunları bırakmamı,
orda bahsedilenin sadece hristiyanlar ve yahudilerin kendi içlerindeki
bölünme mevzuları olduğunu, konumuza dönmemi ve şu anki durumdan
bahsetmemi' istediğini söyledi. Ben de peki o zaman bu yapmış
olduğunuz uygulamayı Kuran'ın hangi ayetine dayandırıyorsunuz dedim.
Bana, zihninde kendine göre bıraktığı izlenim kırıntılarını
sallayarak ve ucundan bucağından kesip biçerek bişeyler seslendirip
delil göstermeye çalıştı. Ona bahsini ettiği ayette ya da her hangi
başka bir ayette asla böyle bir uygulamadan söz edilmediğini, ayetin
tam metni ezberindeyse kesip biçmeden baştan sona okumasını
söyledim. bana 'hayır değil' dedi. Ama etrafındakiler böyle bir adama
inanıp, onu 'hoca' olarak çağırmaya cüret edip bu adamdan fetva
alabiliyorlardı : ] Hiç haketmediği 'hoca' sıfatıyla, daha ilmini
yaptığını iddia ettiği dinin temel kaynağı olan Kuran'ı hafızaya
atamamış abimiz...Ya ona ve onun gibilere inananlar?? Adam daha
Allah'ın kitabını açıp okumaya tenezzül etmiyor, üşeniyor, sonra da
onun bunun, veya o mezhebin şu kolun bu derneğin yaptığı saçma sapan
İslam dışı uygulamaları müslümanlığın gereği sanıp uyguluyor..
Neyse..Meselenin özü, demem o ki; bence ülkemizin gittiği yön ne
yazık ki hiç hayırlı görünmüyor. Bunu hayatın içinden de gözlemlemiş
oldum. Allah, Türkiye'yi, İslam'ı, tüm gerçek müslümanları ve başlı
başına tüm insanlığı, bu mentalitedeki insanların eline düşmekten ve
onların din adına insanlara yaptırmaya çalıştığı saçmalıklara
inanmaktan korusun..
Çünkü her zaman dediğim gibi ''Din, tarih boyunca insanlar tarafından 2 şekilde kullanılmıştır..
1- İnsanları özgürleştirmek (Hz. Muhammed'in, diğer tüm peygamberlerin ve Mevlana gibi isimlerin yaptığı gibi..)
2- İnsanları köleleştirmek (bunları saymama gerek yok, hepimiz kim olduklarını çok iyi biliyoruz..)
Bunlar
çok keskin çizgilerle birbirlerinden ayrılmıştır..Siyahla beyaz
kadar net..Ve bence bu 2 grup kıyamete kadar da varlığını
sürdürecektir. Hangisine inanacağı ya da uyacağı ise özgür iradeleri
gereği insanların kendi ellerinde..ama Eğitim o kadar önemli ki, özgür
iradeyi bile kullanamıyor eğitimsiz bir kafa..
Peki ya siz hangi taraftasınız??? Özgürleşen tarafta mı? yoksa Köleleşen tarafta mı?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder