NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE sözünün arka planı nedir? Bu Aslında Ne demek?
Öncelike bilinmelidir ve kabul edilip sindirilmelidir ki; burası, Türk Yurdu’dur…Yani Türkiye. Burayı da, buranın temeli ve öncülü olan pek çok Türk yurdunu da biz kurduk. NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE! Birilerinin algıladığının aksine ırkçılık değil, tam aksine bu şerefi Türk olmayanlarla da paylaşıyor olmanın sözü ve sloganıdır…İddia edildiği gibi olsaydı Atatürk; NE MUTLU TÜRK OLANA! derdi. Ama öyle demedi. Ve bu vatanda Osmanlı Devleti’nde; kurucu unsur Türkler olmasına ve padişahların da kökenlerinin Türk olmasına rağmen; Türkiye kurulana kadar asıl Türkler örselendi, Türklük hor görüldü, Türkçe aşağılandı. Arapça ve Farsça övüldü. İnsanlar araplaştırıldı. Osmanlıca denilen Arapça ve Farsça kelimelerin Türkçe’nin üzerine çöktüğü melez dil; bu örselemenin sonucudur zaten. Oysa bakın mesela Yunus Emre’nin diline..Bakın Selçuklu dönemine, ne kadar arı duru temiz bir Türkçe…Ve bugün kullandığımız Türkçe’ye de çok yakın…
Ve kürt aşiretler de, o kürt aşiretlerindeki liderler, liderlerin yanındakiler ve aileleri dışında kendi halklarını; yani diğer kürtleri dahi nerdeyse kölelik statüsünde hor görerek aşağılayan feodal yapı da; maalesef Yavuz’dan beri sadece kendi içlerinde değil, aslolarak Türkleri dizginlemek için desteklendi. Türkler; Osmanlı döneminde, devlet yönetiminden de; 600 yılın son 250-300 yılında yavaş yavaş yönetimdeki görevlerinden el çektirildiler..Ve devşirme sistemiyle yabancılar üst görevlere getirildi. Çünkü Osmanlı ailesi de Türk kökenli olduğundan, diğer Türk obalarından Türkler göreve getirildiklerinde, kurucu unsur olmaları hasebiyle arkaları güçlü olduğundan padişah ve ailesi onlara köle gibi davranamıyordu, keyifleri gelince görevden atıp kafalarını vurduramıyorlardı..Ama devşirmelerin arkaları olmadığından en yüksek göreve de gelseler, padişah istediği anda görevden atıp kellesini alabiliyordu…
Bu Türk örselenmesi ve Kürt aşiretlerinin baskılayıcı olarak desteklenmesi, nerdeyse modern Türkiye kurulana kadar sürdürüldü…Sonrasında Osmanlı Devleti; sosyolojik, bilimsel ve tarihi gelişmelere ayak uyduramayıp, çeşitli iç ve dış sebepler ve pek çok vatan hainliği yüzünden zayıflayarak, Emperyalistler tarafından topraklarımıza göz dikildiğinde ve yavaş yavaş parçalanmaya başladığında ise; Atatürk ve beraberindeki vatansever Türkler büyük bir cesaret, kararlılık ve insiyatif alıp gelerek; kurucu unsur olan Türklere; kaybettirilen şeref ve onurlarını geri kazandırdı. Daha doğrusu o dönemki tüm Türkler; bu devletlerin kurucu unsurları olarak şeref ve onurumuzu Atatürk’ün önderliğinde; tüm emperyalist ve işgalci güçlere ve onların içerdeki kullalarına karşı geri kazandık..Ve Türk olmayan diğerleriyle de bu onuru paylaşmak için; “NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE” dedik…İşte bu sözün arka planı budur…
Emre Baransel