8 Ağustos 2016 Pazartesi

Ne DARBE! Ne DİKTA! İnsanca; özgür, eşit, adil ve barış içinde bir yaşam!..

Ne DARBE! Ne DİKTA! İnsanca; özgür, eşit, adil ve barış içinde bir yaşam!.. ''Yok edin İNSANIN İNSANA KULLUĞUNU...Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine...'' NAZIM HİKMET

Eğer gerçekten istersek; böyle bir yaşam mümkün..Çözüm için alttaki şu 2 yazımı sonuna kadar okuyun Lütfen:

1- Bizi Yöneten Bütün Bu Yamyamlardan, Darbecilerden, Firavunlardan, Diktatörlerden Neden Bir Türlü Kurtulamıyoruz?

2-
Barış, Özgürlük, Adalet,Eşitlik ve Kendi Doğanıza Geri Dönme Çağrısı olarak ALLAH’IN MESAJI: 'KURAN'

5 Ağustos 2016 Cuma

Diyanet’in 5 Ağustos 2016 Hutbesi hakkında;

Diyanet’in 5 Ağustos 2016 Hutbesi hakkında;

Sadece Kuran mesajını savunanların sapık ilan edilerek, ALLAH'ın kitabına hakaret edildiği ve uyduruk bir hadisle de bu iğrenç söylemin desteklendiği Şubat ayındaki Diyanet'in o talihsiz Cuma hutbesinden sonra, bugünkü ''Her kim Muhammed'e tapıyorsa bilsin ki Muhammed ölmüştür, her kim de ALLAH'a ibadet ve kulluk ediyorsa, bilsin ki Allah, diridir, ölümsüzdür, ezeli ve ebedidir.'' Diyen ve yüzünü Tevhid'e dönen Diyanet Hutbesi pek sevindirdi. Umarım bu bariz değişim konjonktürel (yani güncel siyasal olaylarla alakalı) değildir ve kalıcı olur, böyle sürüp gider. Eğer konjönktürelse ve bu Fetö belası temizlendikten sonra tekrar Peygamberimiz'e hakaret edilip ALLAH'la eş tutularak putlaştırılacaksa, ya da bir takım başka uyduruk hoca efendiler, şeyhler gavslar ALLAH'a ulaşmada aracı gibi gösterilme işine (putperestliğe) geri dönülecekse çok yazık olur..Zira bir Feto gider yerine bin tanesi gelir. Deaş kafalı yobaz sarıklısı, cübbelisi, şalvarlısı..Ya da tam tersi kendine hoca ve mehdi dedirtip, programında genç kızları oynatıp canlı yayında mason olanı...Önemli olan sivrisineği öldürmek değil, bataklığı kurutmaktır...

Dipnot: Eğer bu hutbede Erdoğan'ın bir katkısı varsa ki son söylemlerinden öyle anlaşılıyor. O'na karşı olan tüm kinime ve yaptığı tüm yanlışlara rağmen en azından bu konudaki katkısından ötürü takdir ettiğimi bildirmek isterim. Kuran mümini birinin de böyle yapması gerekir zaten. Zira ALLAH bize şunu söyler:

KURAN 5/8 (Maide 8) "Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun. Bir topluma olan kininiz, sakın ha sizi adaletsizliğe itmesin. Adil olun. Bu, Allah’a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır."

Erdoğan'ın bu bilincinin de Abdülaziz Bayındır'ın 'Aracılık ve Şirk' kitabını okuduktan sonra oluştuğunu biliyorum. Umarım insanlara Din'i zorla dikte etme hususundan da vazgeçip ALLAH'ın şu sözlerine kulak verir artık:

KURAN 2/256 (Bakara 256): '' Dinde zorlama yoktur. Artık doğru ile yanlış, birbirinden ayrılmıştır: O halde, şeytani güçlere ve düzenlere (uymayı) reddedenler ve Allah'a inananlar, hiçbir zaman kopmayacak en sağlam kulba tutunmuşlardır. Zira, Allah her şeyi işitendir; her şeyi bilendir.''

KURAN 88/21-22 (Gaşiye 21-22): ''Artık sen öğüt ver! Sen ancak bir öğüt vericisin. Sen, onlar üzerinde bir zorba değilsin.''

Ama yukarda da belirttiğim gibi eğer ki bugünkü hutbe samimi değil de konjönktürelse ve sırf güncel politik olaylar desteklenmek için takiye yapılarak ALLAH'ın dini kullanılıp, sırf bunun için Tevhid'e dönülmüşse ve bu politik durum değişince insanlar tekrar ALLAH yerine Peygamberlere, Evliyalara, Gavslara, Devlet adamlarına ya da kendilerine taptırılacaklarsa; yani Tevhid'in mabedi olması gereken Cami'lerden insanlara; tekrar müşriklik (putperestlik) aşılanacaksa o zaman gerçekten yazık olur...Bekleyip göreceğiz...Zira ALLAH'tan başkasına ilahlık yakıştırmanın ve aklını gömüp sorgusuzca o kişinin ya da ideolojinin dediklerini yapmanın korkunç sonuçlarını hepimiz acı bir şekilde yaşıyoruz 15 Temmuz'dan bu yana..Umarım aynı şeyi Erdoğan da yapmaz ve kendi kendini putlaştırmaz...Zira ALLAH'ın şu sözleri gayet açıktır:

KURAN 8/22 (Enfal 22): ‘’ALLAH yanında, yaratıkların en kötüsü, akıllarını kullanmayan sağır ve dilsizlerdir.’’

KURAN 10/100 (Yunus 100)’den: ‘’O, akıllarını kullanmayanları pisliğe mahkum eder.’’

KURAN 17/36(İsra 36): "Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme! Çünkü kulak, göz ve gönlün hepsi bundan sorumlu tutulacaktır."

KURAN 12/106 (Yusuf 106): Onların da çoğu, ortak koşmadan ALLAH'a inanmaz. (Allah'a, O'na ait nitelikleri başkalarına yakıştırmaksızın iman etmezler.)

KURAN 39/65 (Zümer 65): ‘’ Sana ve senden öncekilere şöyle vahyedilmiştir: ortak koşarsan (ALLAH'a ait nitelikleri başkalarına yakıştırırsan), kesinlikle tüm yaptıkların boşa gider ve kaybedenlerden olursun’’

KURAN 10/18 (Yunus 18): ‘’Allah'ı bırakıp kendilerine bir zararı veya yararı olmayan şeylere ibadet ediyor ve: 'Bunlar Allah katında bizim şefaatçilerimizdir' diyorlar. De ki: 'Siz Allah'a, göklerde ve yerde bilmediği bir şeyi mi bildiriyorsunuz?' Allah onların ortak koştuklarından münezzeh ve yücedir.’’

KURAN 2/165: (Bakara 165): ‘’Fakat insanlar içerisinde Allah'tan başka birtakım varlıkları Allah'a eşdeğer rakip güçler olarak görüp, onları Allah'ı sever gibi sevenler de var. Oysa ki iman edenler en çok Allah'ı severler. Kendi kendine kötülük edenler, azaba uğratıldıkları zaman görecekleri gibi, keşke tüm kudretin sadece Allah'a ait olduğunu ve azabı en çetin olanın yalnızca Allah olduğunu görseler!’’

Bayraktar Bayraklı'nın güzel bir sözü var: ''İlahiyat Fakültelerine 2 şeyi almıyorlar. 1- Kuran 2- Akıl'' diye..

Umarım artık ilahiyat fakülteleri hurafelerden, masallardan, rivayetlerden ve uyduruk hadislerden temizlenip akla dönüş yapar ve Kuran Araştırma merkezlerine dönüşür...Yoksa tek hutbeyle samimi olduklarını bana asla kanıtlamış olamazlar...

Dinlerini sadece ALLAH'a has kılanlara selam olsun!...